Turkish - Turkish
Definition of ceberût in Turkish Turkish dictionary
- (Osmanlı Dönemi) azâmetin daha dâimisi ve bâtınîsi, büyüklük, hâkimlik, kudret, celâdet, aşırı büyüklük
- CEBERUT
- (Osmanlı Dönemi) Azametin daha dâimîsi ve bâtınîsi. Büyüklük. Hâkimlik. Kudret, celadet. Fart-ı kibir ve azamet
- ceberut
- Allah'a varmanın üçüncü basamağı
- ceberut
- Acımasız, gaddar, zalim
- ceberut
- Acımasız, merhametsiz, zorba
- ceberut
- Tanrı'nın her şeyin üstünde olan kudreti
- ceberut
- Merhametsizlik, zorbalık