caused or enabled to go or be conveyed or transmitted

listen to the pronunciation of caused or enabled to go or be conveyed or transmitted
English - Turkish

Definition of caused or enabled to go or be conveyed or transmitted in English Turkish dictionary

sent
(Bilgisayar) gönderilmiş

Tabaklar yanlış masaya gönderilmiş. - The dishes got sent to the wrong table.

Şifren gönderilmiş. Epostanı kontrol et. - Your password has just been sent. Check your email.

sent
yollanmak
sent
(Bilgisayar) gönderilen

Size gönderilen şeylerin hepsinden emin olacağım. - I'll make sure all of your things get sent to you.

Bana her ay gönderilen onun mektubunu okumak çok eğlenceli. - It is a lot of fun to read his letter sent to me every month.

sent
(Bilgisayar) gönderme tarihi
sent
(Bilgisayar) gönderildi

O, cinayet nedeniyle hapse gönderildi. - He was sent to jail for murder.

Roger Miller Amerikan Birleşik Devletleri Ordusu'na on yedi yaşında katıldı. Atlanta, Georgia'ya yakın bir üsse gönderildi. - Roger Miller entered the United States Army at the age of seventeen. He was sent to an army base near Atlanta, Georgia.

sent
{f} gönder

Roger Miller Amerikan Birleşik Devletleri Ordusu'na on yedi yaşında katıldı. Atlanta, Georgia'ya yakın bir üsse gönderildi. - Roger Miller entered the United States Army at the age of seventeen. He was sent to an army base near Atlanta, Georgia.

Facebook'a üye olursanız, bilgileriniz istihbarat örgütlerine gönderilecektir. - If you sign up to Facebook, your information will be sent to intelligence agencies.

sent
f., bak. send
English - English
sent
caused or enabled to go or be conveyed or transmitted

    Hyphenation

    caused or enabled to go or be conveyed or trans·mit·ted

    Turkish pronunciation

    kôzd ır eneybıld tı gō ır bi kınveyd ır tränsmîtîd

    Pronunciation

    /ˈkôzd ər eˈnābəld tə ˈgō ər bē kənˈvād ər transˈmətəd/ /ˈkɔːzd ɜr ɛˈneɪbəld tə ˈɡoʊ ɜr biː kənˈveɪd ɜr trænsˈmɪtɪd/
Favorites