campingbus

listen to the pronunciation of campingbus
German - Turkish
[der] karavan
English - Turkish

Definition of campingbus in English Turkish dictionary

camper
{i} kamp yapan kimse
camper
düşergeci
camper
düşerge arabası
camper
Aktiviteye katılmayan, bir kenarda oturan kişi
camper van
Karavan
motorhome
motorum
motorhome
Karavan

Sami karavanında kaldı. - Sami stayed in his motorhome.

camper
içinde oturulup yatılabilen araba
camper
{i} ufak kamp karavanı; karavan gibi kullanılan minibüs/kamyonet
camper
{i} kampçı

O mutlu bir kampçı değildi. - He was not a happy camper.

Güney Amerikalı bir kampçının bir anakonda tarafından yenildiğini duydum. - I heard that a South American camper was eaten by an anaconda.

camper
{i} kamp arabası
camper
karavan/kampçı
German - English
motor caravan
recreational vehicle /RV/
camper van
camper
motorhome