cümbüş

listen to the pronunciation of cümbüş
Turkish - English
bash
merriment
festivity
revelry
bust
revel
burst up
riot
merrymaking, revel, jamboree, carousal, orgy, revelry, binge, rave-up; a mandolin with a metal body
booze
high jinks
blast
saturnalia
racket
jollity
merrymaking
jollification
binge
jamboree
carousal
buster
blow out
booze up
carousal, revel
metal mandolin
bender
razzle-dazzle
orgy
blowout
spree

Tom went on a shopping spree. - Tom bir alışveriş cümbüşüne devam etti.

I’m totally prepared for my spree. - Benim cümbüşüm için tamamen hazırım.

rave-up
joviality
lark
gayety
tear
razzle dazzle
randan
cümbüş yapmak
go on the razzle dazzle
cümbüş yapmak
to carouse, revel
cümbüş yapmak
to live it up, to have a wild time, to have a rave-up
cümbüş yapmak
make merry
Turkish - Turkish
(Osmanlı Dönemi) Bak: Cünbi
Luta benzer parmakla çalınan bir saz
Maden gövdeli, tambura benzer bir saz
Canlılık, coşku: "Yavaş yavaş fırçalardan, boyalardan, renklerin cümbüşlerinden başka her şey çevresinden siliniyordu."- C. Uçuk
Eğlenti
Tambura benzeyen maden gövdeli bir saz türü
Eğlenti: "Bir ulu şölen kurulsun isterim, bir türlü cümbüş koşsun isterim."- T. Oflazoğlu
Canlılık, coşku
cümbüş
Favorites