Zebras and giraffes are found at a zoo.
 - Zebralar ve zürafalar bir hayvanat bahçesinde bulunurlar.
I found the book very interesting.
 - Kitabı çok enteresan buldum.
I had great difficulty in finding my ticket at the station.
 - İstasyonda biletimi bulurken büyük zorluk yaşadım.
Finding his office was easy.
 - Onun bürosunu bulmak kolaydı.
Where can you find the closest store?
 - En yakın mağazayı nerede bulabilirsin?
After one or two large factories have been built in or near a town, people come to find work, and soon an industrial area begins to develop.
 - Kasabada veya kasabanın yakınında bir veya iki büyük fabrika kurulduysa, insanlar iş bulmaya gider, ve yakında bir endüstriyel alan büyümeye başlar.
He contrived a means of speaking to Nancy privately.
 - O, Nancy ile özel olarak konuşmanın bir yolunu buldu.
He contrived a means of speaking to Nancy privately.
 - O, Nancy ile özel olarak konuşmanın bir yolunu buldu.
The detective used a magnifier to find some clues.
 - Dedektif bazı ipuçlarını bulmak için bir büyüteç kullanır.
The police detective found a bloody knife.
 - Polis dedektifi kanlı bir bıçak buldu.