buiten

listen to the pronunciation of buiten
Dutch - Turkish
-den dolayı
ötede
öte
dış kaynaklı
ötesinde
çıkman
ötesi
dışındaki
dış

Dışarıda duran BMW’imi görmedin mi? - Heb je m’n BMW niet zien staan, buiten?

O az önce yurt dışından döndü. - Hij is net vanuit het buitenland terug.

bunların dışında
dışına
aşarak
dışarısı
dışta
dışarı çıkarma
dışlanmak
dışarıdaki
dış kısım
in dışında
götürmez
ötesine
öteye
dışardan
dışından
dışında

Gücümün dışında gibi görünüyor. - Het lijkt buiten mijn macht.

O, yurt dışında eğitim gördü. - Hij studeerde in het buitenland.

daha öte
Dutch - English
outside

Nobody goes outside in this kind of weather. - Met zulk weer gaat niemand naar buiten.

It's so hot outside, you could fry an egg. - Het is buiten zo warm dat je een ei kunt bakken.

beyond
out of

We are out of danger. - We zijn buiten gevaar.

She was now out of danger. - Ze was nu buiten gevaar.

outwith