brisant

listen to the pronunciation of brisant
German - Turkish
l. parcalayici; büyük tahrip tesiri olan 2.ßg. cok aktüel
English - Turkish

Definition of brisant in English Turkish dictionary

explosive
patlayıcı

Onların patlayıcıları var. - They have explosives.

Güvenlik ekibi arabada patlayıcı kontrolü yaptı. - The security team checked the car for explosives.

controversial
tartışmaya yol açan
controversial
{s} tartışmalı

Brezilya'daki Belo Monte barajı çevre ve yerli halk üzerindeki etkisinden dolayı tartışmalı bir projedir. - The Belo Monte dam in Brazil is a controversial project because of its impact on the environment and native people.

Bu tartışmalı bir karardı. - It was a controversial decision.

controversial
çekişmeli
controversial
{s} anlaşmazlığa neden olan
controversial
münakaşa edilebilir
controversial
{s} ihtilaflı

Bu görüş ihtilaflıdır. - This idea is controversial.

controversial
{s} münakaşacı
explosive
patlayarak
controversial
su götürür
explosive
(Askeri) İNFİLAK MADDESİ, PATLAYICI MADDE, TAHRİP MADDESİ, TAHRİP CEPHANESİ: Hararet, sadme, sürtünme veya diğer bir tesire maruz kaldığı zaman, süratle kimyasal bir değişmeye tabi olarak, tamamen veya kısmen, eski durumdan çok daha hacimli ve müstekar gazlar meydana getiren madde. İnfilak maddeleri, kimyasal değişme hızına göre, (high explosive) ve (heavy explosive) olmak üzere ikiye ayrılır
explosive
infilak maddesi
explosive
high explosive yüksek patlamalı madde
explosive
(sıfat) patlayıcı, patlamaya ait, patlamaya hazır, çileden çıkaran, tartışmalı
explosive
{i} patlayıcı madde

Patlayıcı madde imha ünitesi patlamamış bombayı güvenli bir şekilde imha etti. - The explosive ordnance disposal unit safely disposed of the unexploded bomb.

German - English