Tom'un yeni akıllı telefonu gerçekten büyük. Artık bir telefona bile benzemiyor.
- Tom's new smartphone is really big. It doesn't even look like a phone anymore.
Ne kadar akıllı olduğun önemli değil. Eğer çok çalışmazsan asla başarılı olmayacaksın.
- It doesn't matter how smart you are. If you don't work hard, you'll never succeed.
Ne kadar akıllı olduğun önemli değil.
- It doesn't matter how smart you are.
Erkek arkadaşım akıllı, yakışıklı, ve cana yakındır.
- My boyfriend is smart, handsome, and friendly too.
O akıllı, yakışıklı ve kibardır.
- He's smart, handsome and polite.
Tom yeni bir akıllı telefon almak istiyor.
- Tom wants to buy a new smartphone.
Tom'un yeni akıllı telefonu gerçekten büyük. Artık bir telefona bile benzemiyor.
- Tom's new smartphone is really big. It doesn't even look like a phone anymore.
I have a burning pain here.
- Ich habe hier einen brennenden Schmerz.
The brave fireman rescued a boy from the burning house.
- Der mutige Feuerwehrmann rettete einen Jungen aus dem brennenden Haus.