brekkie

listen to the pronunciation of brekkie
English - Turkish
Kahvaltı
breakfast
{i} kahvaltı

Kahvaltıdan önce duş aldım. - I showered before breakfast.

O, kahvaltısını sık sık orada yer. - She often eats breakfast there.

breakfast
sabah kahvaltısı

Sabah kahvaltısı için çoğunlukla meyve yerim. - I mostly have fruit for breakfast.

Tom sabah kahvaltısı yemeden önce epostasını kontrol eder. - Tom checks his email before he eats breakfast.

breakfast
kahvaltı çıkarmak
breakfast
(isim) kahvaltı
breakfast
kahvaltı vermek
breakfast
kahvaltı yap

Genellikle hafif bir kahvaltı yaparım. - I usually have a light breakfast.

Hızlı bir kahvaltı yaptım. - I had a quick breakfast.

breakfast
kahvaltı etmek

Sami, kahvaltı etmek için bara geldi. - Sami came to the bar to eat breakfast.

English - English
A breakfast
{i} (British slang) breakfast, first meal of the day, morning meal
breakfast