English - Turkish
Definition of breathe in in English Turkish dictionary
- solumak
- can kulağı ile dinlemek
- soluk almak
- can kulağıyla dinle
- soluk al
- Nefes almak, nefesi içine çekmek
- nefes almak
- inhale
- {f} soluk almak
- inhale
- solukla içeri almak
- inhale
- içine çekmek
- inhale
- teneffüs et
Gazı teneffüs etmemeye çalışın.
-Try not to inhale the fumes.
- inhale
- inhalersolukla içeriye çeken kimse
- inhale
- içine çek,teneffüs et
- inhale
- {f} solumak
- inhale
- solukla içeriye çekmek
- inhale
- teneffüs etmek
- inhale
- solukla içeri çekmeye mahsus ilaçları veren alet
- inhale
- {f} çekmek
- inhale
- {f} iç çekmek
- inhale
- içeri çek
- inhale
- {f} (sigara dumanı v.b.'ni) içine çekmek
- inhale
- {f} nefes çekmek
Related Terms
English - English
Definition of breathe in in English English dictionary
- To inhale
- draw in (air); "Inhale deeply"; "inhale the fresh mountain air"; "The patient has trouble inspiring"; "The lung cancer patient cannot inspire air very well"
- inhale, take air into the lungs
- When you breathe in, you take some air into your lungs. She breathed in deeply
- inspiration
- inhale
breathe in
Turkish pronunciation
bridh înAntonyms
breathe outPronunciation
/ˈbrēᴛʜ ən/ /ˈbriːð ɪn/
Etymology
() breathe + inResimler
History
Favorites