brave, daring

listen to the pronunciation of brave, daring
English - Turkish

Definition of brave, daring in English Turkish dictionary

valiant
{s} cesur

Zalim hükümdarın zulmüne rağmen, kahraman cesurca mücadeleye devam etti. - In spite of the tyrant’s persecution, the hero valiantly carried on the struggle.

Savaşçılar cesurca savaştı, ancak yenilgi kaçınılmazdı. - The warriors fought valiantly, but the defeat was inevitable.

valiant
yiğit
valiant
yürekli
valiant
kahraman

Askerler kahramanca savaştılar fakat sonunda teslim olmak zorunda kaldılar. - The soldiers fought valiantly, but finally they had to give in.

Zalim hükümdarın zulmüne rağmen, kahraman cesurca mücadeleye devam etti. - In spite of the tyrant’s persecution, the hero valiantly carried on the struggle.

unusually brave and daring action
alışılmışın dışında cesur ve cüretkâr eylemi
valiant
yiğitçe
valiant
kuvvetli
valiant
yiğitlik
valiant
valiantness kahramanlık
valiant
valiantlykahramanca
English - English
{s} valiant
brave, daring
Favorites