Bir oda ayırtmak istiyorum.
- I would like to book a room.
Yarın akşam için dört kişilik bir masa ayırtmak istiyorum.
- I'd like to book a table for four for tomorrow night.
Bunlar çok eski kitaplar.
- These are very old books.
Babam yatakta kitap okumamamı söyledi.
- My father told me not to read a book in my bed.
Onları temiz tutmak şartıyla sana elimdeki kitapları ödünç vereceğim.
- I will lend you the books, which I have at my disposal, on condition that you keep them clean.
Bu, yasaklanmış kitaplar listesinde.
- This is on the list of banned books.
Eğer kitapların listesi çok uzunsa lütfen bütün yabancı kitapları dışarıda bırak.
- If the list of books is too long, please leave out all foreign books.
O, defterinde kitaptaki bir resmin kopyesini çizmişti.
- In her notebook, she drew a copy of the picture that was in the book.
Adres defterimi odamda bıraktım.
- I left my address book in my room.
Üç yer ayırtmak istiyorum.
- I'd like to book three seats.
Bu benim muhasebe defterim.
- This is my account book.
Kitap kulübüne kayıt yaptırmak, tanıtım paketinden sonra üç kitap daha satın almanızı şart koşar
- Enrolling in the book club obligates you to buy three more books after the introductory package.
Kitap kulübüne kayıt yaptırmak, tanıtım paketinden sonra üç kitap daha satın almanızı şart koşar
- Enrolling in the book club obligates you to buy three more books after the introductory package.
Yarın akşam için dört kişilik bir masa ayırtmak istiyorum.
- I'd like to book a table for four for tomorrow night.
Üç yer ayırtmak istiyorum.
- I'd like to book three seats.
Bu raflar birçok kitabı destekleyemez.
- These shelves cannot support so many books.
All the seats for the show are bookable.
The player was sent off for two bookable offences.
I can book tickets for the concert next week.
They booked that message from the hill.
I have three copies of his first book.
The top three students had a bet on which one was going to book their intellectual property class.
She opened the book to page 37 and began to read aloud.
He was here earlier, but he booked.
The police booked him for driving too fast.
Many readers find the first book of A Tale of Two Cities to be confusing.