Yanağına bir buz torbası koy.
- Put an icepack on your cheek.
Onun elleri buz kadar soğuktu.
- Her hands were as cold as ice.
Ben çikolatalı dondurmayı severim!
- I like chocolate ice cream!
Eriyen dondurmanın etrafındaki alan karıncalarla kaynıyordu.
- The area around the melting ice cream was crawling with ants.
Eriyen dondurmanın etrafındaki alan karıncalarla kaynıyordu.
- The area around the melting ice cream was crawling with ants.
Aman Tanrım, bu dondurma gerçekten çok iyi!
- Damn, this ice cream is really good!
A boilerplate spacecraft was used to test the rocket.
The contract contained all the usual boilerplate clauses.
They put that boilerplate on all the warning labels.