Tom yönetim kurulunda.
- Tom is on the board of directors.
Mike yönetim kurulunda tek erkek.
- Mike is the only man on the board.
Tom panonun boyunu ölçtü.
- Tom measured the length of the board.
Pano yaklaşık iki metre uzunluğundadır.
- The board is about two meters long.
Uçağa binmek için A tuşuna basın.
- To board the airship, press A.
Bu gemiye binmek için izin alabilir miyim?
- May I have permission to board this ship?
Balıkçı kendini yüzen bir tahta vasıtasıyla kurtardı.
- The fisherman saved himself by means of a floating board.
Tahta ne kadar kalın?
- How thick is the board?
Katalogdan yeni bir ekmek tahtası sipariş ettim.
- I ordered a new cutting board from a catalog.
Judy yönetim kurulunda tek kadın.
- Judy is the only woman on the board.
Bazı yönetim kurulu üyeleri onun şirketi işletme yeteneğini sorguladı.
- Some board members questioned his ability to run the corporation.
Biniş kartını bana gösterebilir misin?
- Can you show me your boarding pass?
Biniş kartınızı görebilir miyim?
- May I see your boarding pass, please?
Ucuz bir pansiyon tavsiye edebilir misin?
- Could you recommend a cheap boarding house?
Bu pansiyonda iyi yemek yersin.
- You eat good meals in this boardinghouse.
Katalogdan yeni bir ekmek tahtası sipariş ettim.
- I ordered a new cutting board from a catalog.
Bu sabah trene bindiğimde eski bir arkadaşa denk geldim.
- When I boarded the train this morning, I ran into an old friend.
Hangi kapıda bineceğim?
- What gate do I board at?
Bu pansiyonda iyi yemek yersin.
- You eat good meals in this boardinghouse.
Ere long with like againe he boorded mee, / Saying, he now had boulted all the floure .
Room and board.
We have to wait to hear back from the board.
... and effectually Board of Directors when marketing on human psychology in its ...
... ERIC SCHMIDT: Well, of course, I was on the board of Apple. ...