Definition of boşanma in Turkish English dictionary
- {i} divorce
For him, divorce is a good invention, with one sole disadvantage: you have to get married first.
- Onun için boşanma tek dezavantajla iyi bir buluş: ilk önce evlenmek zorundasın.
Are you seriously thinking about getting a divorce?
- Cidden boşanmayı düşünüyor musun?
- split
Divorce can put mutual friends of the divorcing couple in a difficult position, particularly if it's an acrimonious split.
- Boşanmalar, boşanan çiftlerin ortak arkadaşlarını zor durumda bırakabilir, özellikle de ayrılık sert ve tantanalı olmuşsa.
- split up
- divorcement
- boşanmak
- divorce
The story is that Mary wants a divorce.
- Söylenti Mary'nin boşanmak istemesi.
I heard that Mary wants a divorce.
- Mary'nin boşanmak istediğini duydum.
- boşanma ilamı
- writ of divorce
- boşanma davası
- divorce suit
- boşanma davası
- divorce action
- boşanma davası açmak
- seek a divorce
- boşanma davası açmak
- sue for a divorce
- boşanma dilekçesi
- petition for divorce
- boşanma dilekçesi vermek
- petition for divorce
- boşanma kararı
- decree absolute
- boşanmak
- get divorced
Tom and Mary, the famous celebrity couple, want to get divorced.
- Ünlü şöhretli çift Tom ve Mary boşanmak istiyorlar.
Tom said he wanted to get divorced.
- Tom boşanmak istediğini söyledi.
- boşanmak
- well up
- boşanmak
- teem
- boşa
- for nothing
All my pains went for nothing.
- Bütün çabalarım boşa gitti.
- boşanmak
- burst into tears
- boşa
- in vain
- boşa
- all for nothing
- boşa
- down the drain
- boşa
- divorce
He divorced her after years of unhappiness.
- O, yıllar süren mutsuzluktan sonra onu boşadı.
I will consent to the divorce.
- Boşanmayı kabul edeceğim.
- boşanmak
- (karı ve koca) to get divorced; (hayvan) to break loose; (gözyaşları) to well up
- boşanmak
- (for tears, blood) to pour out
- boşanmak
- (for people) to pour out (of a closed place)
- boşanmak
- obtain a divorce; be loosed; burst into tears
- boşanmak
- to be divorced (from)
- boşanmak
- (for a firearm) to be discharged by accident
- boşanmak
- to burst forth in a torrent of complaint or invective; to pour out one's heart
- boşanmak
- (for rain) to pour down
- boşanmak
- to burst forth with tears
- boşanmak
- to be set loose, be set free, break loose; (for water) to break through its barriers
- boşanmak
- be loosed
- boşanmak
- obtain a divorce
- boşanmak
- (Fiili Deyim ) get unhitched
- geçerli sebep gösterilmezse kesinleşen boşanma
- decree nisi