blame or punishment for a failure or misdeed

listen to the pronunciation of blame or punishment for a failure or misdeed
English - Turkish

Definition of blame or punishment for a failure or misdeed in English Turkish dictionary

fall
{i} dökülme

Saçınız dökülmeye başlayacaktır. - Your hair will start to fall out.

fall
{i} yağış
fall
vurmak (piyango)
fall
aşağıya düşmek
fall
karanlık basmak
fall
sıyrılmak
fall
sonbahar

Biz geçen sonbaharda New York'a taşındık. - We moved to New York last fall.

Ağaçların yaprakları sonbaharda sarıya döner. - The leaves of the trees turn yellow in fall.

fall
düşme

Kötü alışkanlıklara düşmek kolaydır. - It's easy to fall into bad habits.

O, bir düşmede yaralandı. - She was injured in a fall.

fall
yıkılmak
fall
düşüş göstermek
fall
aza

Bay Jones ders esnasında uyuduğum için beni azarladı. - Mr. Jones reprimanded me for falling asleep during class.

Anadili olarak konuşan kişi sayısı 10'dan aza düştüğünde bir dil ölü olarak kabul edilir. - A language is considered dead when the number of native speakers falls to less than 10.

fall
{f} kötü yola düşmek
fall
{i} eğim
fall
tesadüf etm
fall
{i} ucuzlama
fall
eksilmek
fall
{f} çökmek
fall
{f} ucuzlamak
fall
{f} oturmak (lâf)
fall
{i} tuş
English - English
fall

He set up his rival to take the fall.

blame or punishment for a failure or misdeed

    Hyphenation

    blame or pun·ish·ment for a fail·ure or mis·deed

    Turkish pronunciation

    bleym ır pʌnîşmınt fôr ı feylyır ır mîsdid

    Pronunciation

    /ˈblām ər ˈpənəsʜmənt ˈfôr ə ˈfālyər ər ˈməsˈdēd/ /ˈbleɪm ɜr ˈpʌnɪʃmənt ˈfɔːr ə ˈfeɪljɜr ɜr ˈmɪsˈdiːd/
Favorites