bitki

listen to the pronunciation of bitki
Turkish - English
(Biyokimya) phyto-
bearer
(Denizbilim) phyto
(Hukuk) plant

We should keep away from the poisonous plants. - Zehirli bitkilerden uzak durmalıyız.

Cold weather keeps many plants from blooming. - Soğuk hava birçok bitkinin çiçek açmasını engeller.

plant nebat
vegetable

Several plants are commonly considered culinary vegetables despite being botanical fruits. - Birçok bitkiler botanik meyve olmasına rağmen yaygın olarak mutfak sebzesi olarak kabul edilirler.

herb; wort
herb

This herbal ointment relieves pain and promotes healing. - Bu bitkisel merhem ağrıyı hafifletir ve iyileşmesini destekler.

Would you like some herbal tea? - Biraz bitkisel çay ister misin?

{i} wort
bitki örtüsü
vegetation

There were only a few patches of vegetation near the river. - Nehrin yakınındaki bitki örtüsünün sadece birkaç yaması vardı.

bitkiler
vegetation
bitki artıklarının çürümesiyle oluşan gübre
compost
bitki öldüren
(Biyokimya) herbicide
bitki örtüsü
flora
bitki özlü
herbal
bitki adları
(Botanik, Bitkibilim) plant name
bitki bilim
botany
bitki bilimci
botanist
bitki bilimi
botanic
bitki bilimsel
botanical
bitki biti
(Botanik, Bitkibilim) plant louse
bitki dokusu
plant tissue
bitki ekolojisi
(Botanik, Bitkibilim) plant ecology
bitki genetiği
(Botanik, Bitkibilim) plant genetics
bitki hücresi
(Botanik, Bitkibilim) plant cell

The animal cell has a greater percentage of proteins than the plant cell. - Hayvan hücresi, bitki hücresinden daha büyük bir protein oranına sahiptir.

bitki kafesi
trellis
bitki kaynaklı
(Biyokimya) phyto-
bitki kaynaklı
(Denizbilim) phyto
bitki kaynaklı
vegetative
bitki kimyası
(Botanik, Bitkibilim) plant chemistry
bitki koruma
(Botanik, Bitkibilim) plant conservation
bitki materyali
(Tarım) plant material
bitki sapı
haulm
bitki sapı
(Gıda) stem
bitki sağlığı
phitosanitary
bitki suyu
juice
bitki sütü
latex
bitki sırığı
stake
bitki çayı
(Gıda) herb tea
bitki çayı
(Gıda) herbal tea
bitki çesidi
(Tarım) cultivar
bitki çeşidi
(Tarım) plant variety
bitki örtüsü
plant cover
bitki örtüsü
(Coğrafya,Teknik) vegetation cover
bitki ürünleri
(Botanik, Bitkibilim) plant products
bitki kaynaklı
herbal
bitki dalı
branch plants
bitki dikmek
to planting
bitki kaynaklı
vegetable
bitki sağlık sertifikası
(Ticaret) phytosanitary certificate
bitki örtüsü
Endemic, flora, vegetation
bitki alanı
(Kimya) plant site
bitki anatomisi
plant anatomy
bitki anatomisi
phytotomy
bitki anatomisi
(Biyoloji) anatomy of plants
bitki coğrafyası
plant geography
bitki familyası
plant family
bitki fosili
(Jeoloji) dendrolite
bitki gibi
vegetative
bitki gibi
plantlike
bitki hastalığı
blight
bitki hormonu
plant hormone
bitki inceleme
(Botanik, Bitkibilim) herborization
bitki incelemek
(Botanik, Bitkibilim) herborize
bitki kimyasal
(Botanik, Bitkibilim) phytochemical
bitki kimyası
phytochemistry
bitki koleksiyonu
herbarium
bitki koruyucu
(Botanik, Bitkibilim) plant protective
bitki kuşağı
(Botanik, Bitkibilim) vegetation zone
bitki kökenli
phytogenetic
bitki kökü
plant root
bitki küfü
american blight
bitki lifi ip
(İnşaat) fiber rope
bitki mantarı
(Botanik, Bitkibilim) genus phytophthora
bitki mantarı
(Botanik, Bitkibilim) phytophthora
bitki mazarratlısı
pest
bitki müzesi
herbarium
bitki no
(Bilgisayar) plant id
bitki oyumu
(Botanik, Bitkibilim) taproot
bitki sapı
scape
bitki sağlığı
(Hukuk) phytosanitary, plant health
bitki sağlığı kontrolleri
(Hukuk) phytosanitary controls
bitki sağlığı müktesebatı
(Hukuk) phytosanitary acquis
bitki sertifikası sistemi
(Hukuk) plant passport system
bitki soğanı
corm
bitki stanolü
(Tıp) plant stanol
bitki sterol
vegetable sterol
bitki sterol
(Botanik, Bitkibilim,Tıp) phytosterol
bitki sterol
plant sterol
bitki sterolü
(Tıp) plant sterol
bitki sütü
milky plant juice
bitki toksini
(Kimya) phytotoxin
bitki topluluğu
(Botanik, Bitkibilim) plant community
bitki topluluğu
plant association
bitki türü
(Hukuk) plant species
bitki uzmanı
herbalist
bitki uzmanı
herborist
bitki virüsleri
(Botanik, Bitkibilim) plant viruses
bitki yayılımı
plant propagation
bitki yaşamı
plant life

Before that, there was no plant life in this region. - Bundan önce, bu bölgede bitki yaşamı yoktu.

In addition to water, sunshine is absolutely necessary for plant life. - Bitki yaşamı için, suya ek olarak güneş ışığı kesinlikle gereklidir.

bitki yiyen
(Hayvan Bilim, Zooloji) phytophagous
bitki öldürücü
(Kimya) atrazine
bitki öldürücü
(Botanik, Bitkibilim) phytocide
bitki öldürücü
herbicide
bitki örtüsü
endemic
bitki örtüsü
aborigines
bitki örtüsü
plant cover, vegetation
bitki özü
honey
bitki özü
nectar
bitki ıslahı
plant breeding
bir yıl yaşayan bitki
annual
bir yıllık bitki
annual
bitmek (bitki)
spring up
bileşikgillerden bitki
composite
bir tür bitki
shepherd's-purse
bir tür bitki
dragonhead
bir yıllık bitki
annual plant
bir yıllık bitki
yearling
bitki özü
{i} sap
dikenli bitki
thorn
(bitki) verimli
lush
bitkiler
(İnşaat) greenery
bitkiler
flora
büyümek (bitki)
vegetate
bıyık (bitki)
tendril
cins (hayvan/bitki için)
stock
dikmek (bitki)
prick
istenmeyen bitki
weed
klorofil bitki
chlorophyll
kol bitki
branch
kolza (bitki)
rape
melez bitki
hybrid
melez hayvan/bitki
(Biyoloji) crossbreed
rami (bitki)
ramie
tüylü (bitki)
woolly
tıbbi bitki
(Tarım) medicinal plant
bitki bilimci
plant scientist
bitki dokusu
xylem
Bitki örtüsü
land cover
bitki örtüsü
vegetated
bitkiler
herbals
bitkiler
plants

If it were not for plants, we wouldn't be able to live. - Bitkiler olmasaydı, biz yaşayamazdık.

Do you talk to your plants? - Bitkilerinle konuşur musun?

japonya'ya özgü bir bitki türü
plant species native to Japan
kendi biten, kendi kendine yetişen bitki
own ends, self-grown plant
maydanozgillerden bir bitki
from Apiaceae plants
uzun omürlü bitki
perennial
yağlı bitki
Oil crops
çiçeksiz bitki
flowerless plant
asalak olmayan konuk bitki
epiphyte
azmak (bitki)
run riot
ağaçsı bitki
woody plant
bahçe tarhını çevreleyen cüce bitki
ground box
baklagillerden bitki
legume
burçakgillerden bitki
vetching
dağınık yetişen bitki
straggler
dik sap üzerinde yetiştirilen bitki
standard
diploid gametofitli bir bitki
diplont
erkeklik organı (bitki)
stamen
etli bitki
succulent plant, succulent
genç bitki
plantlet
hayvan ve bitki hastalıkları
(Hukuk) animal and plant diseases
hayvan ve bitki sağlığı
(Hukuk) veterinary and plant health
hep yeşil kalan bitki
evergreen
her yıl yeşeren bitki
hardy annual
iki yıl yaşayan bitki
biennial
inceleme için bitki toplamak
botanize
katırtırnağına benzer bir bitki
whin
kayaların arasından çıkan bitki
rock plant
kendibeslek bitki
autotroph
kokulu bitki
alliaceous plant
kurakçıl bitki
xerophyte
küçük bitki
plantlet
madensel sularda bitki yetiştirme yöntemi
aquiculture
maydanoz türü bir bitki
cow parsnip
mevsimlik bitki su ihtiyacı
seasonal consumptive water use
mor top çiçekli bitki
knapweed
nil'de yüzen ağaç ve bitki kümesi
sudd
odunsu bitki
woody plant
otsu bitki türü
welwitschia
pembe ve beyaz çiçekleri olan uzun saplı bitki
baby's breath
sarı çiçekli çok yıllık bir bitki
viper's grass
sarılan bitki
winder
sivri yapraklı bitki
spear
sucul bitki
(Tabiat Doğa) (bitki) [syn.: sucul bitki, hidrofil nebat] water plant, hydrophyte
suda bitki yetiştirme
hydroponics
suda yaşayan hayvan veya bitki
aquatic
sürüngen bitki
trailer
sütlü özsuyu olan bir bitki
milkweed
tek hücreli bitki
unicellular plant
tek hücreli bitki
protophyte
tek çenekli bitki
monocotyledon
tohumu çifte kabuklu bitki
dicotyledon
tropik bir bitki
dhal
yabani bitki
wilding
yapraklarından kokain çıkarılan bitki
coca
yerli bitki
native plant
yetişen bitki
grower
zararlı bitki zehiri
pesticide
zehirli bir bitki türü
wolfsbane
çiçek açan bir bitki
(Botanik, Bitkibilim) honewort
çiçek açan bitki
flowering plant
çiçek veren bitki
phanerogamia
çiçekli bitki
phanerogam
çiçeksiz bir bitki türü
cryptogam
çok yıllık bitki
perennial
çuha çiçeğine benzer bitki
oxlip
çıngıraklı bir bitki
rattle
şemsiye şeklinde bitki
umbellifer
şifalı bitki
herb
şifalı bitki
medicinal plant
Turkish - Turkish
Bulunduğu yere kökleriyle tutunup gelişen, döl veren ve hayatını tamamladıktan sonra kuruyarak varlığı sona eren, yosun, ot, ağaç gibi canlıların genel adı, nebat
vital
(Hukuk) NEBAT
bitki bilimci
Bitki bilimiyle uğraşan, bitki bilimi uzmanı, botanikçi
bitki bilimi
Bitkileri inceleyen bilim kolu, botanik
bitki bitleri
Bitkiler üzerinde yaşayan, kırmız böceği, ağaç biti, çiçek veya fidan biti gibi böceklerin ortak adı
bitki coğrafyası
Yeryüzünün bitki örtüsünü ve bu örtünün çevreyle ilgisini inceleyen coğrafya bilimi, fitocoğrafya
bitki patolojisi
Bitki hastalıklarını inceleyen bilim dalı
bitki sütü
Süt görünüşünde bitki öz suyu
bitki topluluğu
Benzer doğal olaylara ve yaşama koşullarına uymuş, belirli bir görünüş almış bitkilerin bir araya gelmiş durumu
bitki örtüsü
Bir bölgede yetişen bitkilerin topu, bitey, flora
Bitki bilimci
botanikçi
Bitki örtüsü
vejetasyon
Bitkiler
nebatat
etli bitki
Kurak ortamda yaşayan ve dokuları içinde bol su depo eden, yaprakları ve sapları kalın bitki
tropikal bitki
Tropikal iklim kuşağında yetişen gür bitki örtüsü
yağlı bitki
Özünde yağ bulunan veya yağ salgılayan bir bitki türü