O, konuşmalar yapmada mükemmeldir.
- She is excellent at making speeches.
Mükemmel işin beni utandırır.
- Your excellent work puts me to shame.
O bir fahişenin kibirli oğludur.
- He's an arrogant son of a bitch.
Bir menopozlu lanet yaşlı fahişe, hiç neden yokken benim hakkımda şikayetçi oldu.
- A fucking menopausal old bitch was complaining about me for no reason.
Hayat bir kaltak, öyleyse sen ölürsün.
- Life's a bitch, then you die.
O acımasız bir kaltak.
- She's a cold hearted bitch.
Bu dişi köpek kendi sahibini ısırıyor.
- The bitch is biting her owner.
Ben bir orospu çocuğunun annesiyim.
- I'm the mother of a son of a bitch.
Sonuçlar iyi mi? Evet, çok iyi.
- Are the results good? Yes, they're excellent.
Tom'un sağlığı çok iyi.
- Tom is in excellent health.
Kusursuz bir plan gibi görünüyor.
- It does seem like an excellent plan.
You called me a bitch, didn’t you?.
Look, I saw you bitching about me yesterday, I know how you feel: why can't you say it to my face?.
Now that you're stinking rich, we'd gladly be your bitch.
My bitch just had puppies: they're so cute!.
How my bitches been doin'?.
'Look at the children, you nasty little bitch!' he sneered.