birebir

listen to the pronunciation of birebir
Turkish - English
one-to-one
the most efficacious
just the job
mostefficacious (remedy)
the most efficacious, just the job; one-to-one
sovereign
birebir eşleme
(Matematik) one-to-one correspondence
birebir işlev
(Bilgisayar,Teknik) one to one function
birebir pazarlama
one to one marketing
birebir örten işlev
(Bilgisayar,Teknik) one to one and onto mapping
birebir arama
person to person call
birebir bağlantıda olmak
be in in personal contact
birebir fonksiyon
(Matematik) one-to-one function
birebir fonksiyon
(Matematik) injective mapping
birebir fonksiyon
(Matematik) one-to-one mapping
birebir gelen şey
the very thing
birebir gönderim
(Matematik) one-to-one mapping
birebir çevirici
one-to-one assembler
birebir çevirici
(Bilgisayar) one-to-one translator
birebir örnek
textbook example
birebir örten
(Matematik) bijection
bire bir
one-to-one
bire bir
teteatete
Bire bir
one for one
Bire bir
one-on-one

I'd like to have a one-on-one session with the president to discuss our strategy going forward. - İleriye giden stratejimizi tartışmak için başkanla bire bir oturum yapmak istiyorum.

The coach had a one-on-one discussion with each player to evaluate his performance on the field. - Koç'un onun saha performansını değerlendirmek için her oyuncuyla bire bir görüşmesi vardı.

Bire bir
one to one
Turkish - Turkish
İstenildiği gibi, uygun
Etkisi kesin olan: "Bu yoldaki irfan, pek terbiyeli, pek nazik köleler yetiştirmek için birebirdi."- Halikarnas Balıkçısı. İstenildiği gibi, uygun
Etkisi kesin olan
bire bir
Verilen ölçüdeki karşılık, miktar
birebir
Favorites