birbirlerine

listen to the pronunciation of birbirlerine
Turkish - English
(Konuşma Dili) one another

All human beings are born free and equal in dignity and rights. They are endowed with reason and conscience and should act towards one another in a spirit of brotherhood. - Tüm insanlar özgür, şeref ve haklar bakımından eşit doğar. Akıl ve vicdana sahiplerdir ve birbirlerine karşı kardeşlik ruhuyla hareket etmelidir.

They helped one another to make the school festival a success. - Okul festivalini başarılı yapmak için birbirlerine yardımcı oldular.

Used of a reciprocal relationship among a group of two or more people or things; compare each other

Rainy days seemed to follow one another all summer.

each other, this one to that one; this one at that one, one to his neighbor
Used to indicate a reciprocal relationship or reciprocal actions among the members of the set referred to by the antecedent, often with the implication that the actions are temporally ordered: The students help one another. The waiters followed one another into the room. See Usage Note at each other. each other
birbirlerine bağlama
interlinkage
birbirlerine bağlanma
interlinkage
birbiri
one another

Alan Tate and I looked at one another for a while. - Alan Tate ve ben bir süre birbirimize baktık.

We helped one another. - Birbirimize yardımcı olduk.

birbiri
each other

Japan and China differ from each other in many ways. - Japonya ve Çin, pek çok yönden birbirinden farklıdır.

These two lines cut across each other at right angles. - Bu iki çizgi birbirini dik açıyla kesmektedir.

birbiri
each other, one another
birbiri
{f} interconnected

Everything is interconnected. - Her şey birbirine bağlıdır.

Tatoeba is really multilingual. All the languages are interconnected. - Tatoeba gerçekten çok dilli. Bütün diller birbirine bağlıdır.

Turkish - Turkish

Definition of birbirlerine in Turkish Turkish dictionary

BiRBiRi
Biri diğerinin yanı sıra
BiRBiRi
Karşılıklı olarak biri ötekini, öteki de onu: "O zaman on dört paşa, büyük, hudutsuz bir hayret içinde İzzet Paşa'nın, sonra da birbirlerinin yüzüne baktılar."- N. S. Örik
birbiri
Karşılıklı olarak biri ötekini, öteki de onu
birbirlerine
Favorites