Turkish - English
Definition of biranda in Turkish English dictionary
- instantly
- Urgently; with insistence
- At once; without delay
- immediately
- without delay or hesitation; with no time intervening; "he answered immediately"; "found an answer straightaway"; "an official accused of dishonesty should be suspended forthwith"; "Come here now!"
- Without the least delay or interval; at once; immediately
- With urgency or importunity; earnestly; pressingly
- immediately, at once, without delay, in a jiffy
- without any delay; "he was killed outright"
- bira
- {i} beer
Bottles of beer are made of glass.
-Bira şişeleri camdan yapılır.
Wang Lao Ji isn't beer. It's tea.
-Wang Lao Ji bir bira değildir. O bir çaydır.
- bira
- {i} ale
He began his meal by drinking half a glass of ale.
-Yarım bardak bira içerek yemeğine başladı.
Try to stay a bit more alert to what goes on around you.
-Çevrenizde neler olup bittiğine biraz daha dikkat etmeye çalışın.
- bira
- (Argo) piss
- bira
- (Argo) coldie
- bira
- beer; ale; bitter
- bira
- brewskies
- bira
- (Argo) amber fluid
- bira
- brewskis
- bira
- yeast
- bira
- (Argo) grog
- bira
- bitter
- bira
- malt liquor
- bira
- suds (Slang)
- bira
- hop
I hope there's still some bread left.
-Hâlâ biraz ekmek kaldığını umuyorum.
There is little hope that they are alive.
-Hayatta olduklarına dair biraz ümit var.
- bira
- swipes
- bira
- bock
- bira
- {i} suds
- bira
- brewski
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of biranda in Turkish Turkish dictionary
- Bira
- arpa suyu
- BİRA
- (Osmanlı Dönemi) (Felemenkçe) İçinde alkol bulunan ve bu sebeple haram olan bir cins içki
- bira
- Arpa ile şerbetçi otunu mayalandırarak yapılan bir içki, arpa suyu: "Onu iki bardak bira içmeye razı etmişti."- R. N. Güntekin
- bira
- Arpa ile şerbetçi otunu mayalandırarak yapılan bir içki, arpa suyu