Recently there have been a lot of nasty incidents with fraud.
- Son zamanlarda bir çok hileli iğrenç olaylar vardı.
You seem to know this book very well; you use a lot of quotations from it.
- Bu kitabı iyi biliyor gibisin; Kitaptan bir çok alıntı yapıyorsun.
A lot of English words are derived from Latin.
- Birçok İngilizce sözcük, Latince'den türemiştir.
Example sentence no. 354618 created a lot of confusion on the Tatoeba website.
- 354618 no'lu örnek cümle, Tatoeba web sitesinde birçok karışıklık yarattı.
John drank many bottles of wine.
- John birçok şişe şarap içti.
Many nights did he spend, looking up at the stars.
- O birçok geceyi yıldızlara bakarak geçirdi.
I can't imagine how much more colourless life would be without multiple languages.
- Yaşamın birçok dil olmadan ne kadar fazla renksiz olacağını düşünemiyorum.
This book is written in multiple languages.
- Bu kitap birçok dilde yazılmıştır.
Example sentence no. 354618 created a lot of confusion on the Tatoeba website.
- 354618 no'lu örnek cümle, Tatoeba web sitesinde birçok karışıklık yarattı.
A lot of English words are derived from Latin.
- Birçok İngilizce sözcük, Latince'den türemiştir.
A lot of clients come to the lawyer for advice.
- Birçok müşteri danışma için avukata gelirler.
Example sentence no. 354618 created a lot of confusion on the Tatoeba website.
- 354618 no'lu örnek cümle, Tatoeba web sitesinde birçok karışıklık yarattı.
Television has a great deal of influence on society.
- Televizyonun toplum üzerine birçok etkisi vardır.
We have made numerous improvements to our house since we bought it.
- Aldığımızdan beri evde birçok iyileştirmeler yaptık.
Numerous other lawsuits are pending.
- Diğer birçok dava bekliyor.
Lots of superstitions are still believed in.
- Hâlâ birçok batıl inanca inanılıyor.
He has written lots of books about his experience abroad.
- Yurtdışı deneyimleriyle ilgili birçok kitap yazdı.
A good many people were there.
- Birçok kişi oradaydı.
There were a good many candidates for the position.
- Pozisyon için birçok iyi adaylar vardı.
In Germany today, anti-violence rallies took place in several cities, including one near Hamburg where three Turks were killed in an arson attack on Monday.
- Bugün Almanya'da, Pazartesi günü kundaklamada üç Türk'ün öldürüldüğü Hamburg'un yakınında bir yer de dahil birçok şehirde şiddet karşıtı mitingler gerçekleşti.
Several students were absent from school because of colds.
- Birçok öğrenci soğuk algınlığından dolayı okula gelmedi.
Quite a few Americans like sushi.
- Birçok Amerikalılar suşi severler.
There were quite a few rotten apples in the basket.
- Sepette birçok çürük elmalar vardı.
On the one hand we suffered a heavy loss, but on the other hand we learned a great deal from the experience.
- Bir taraftan ağır kayıplar verdik fakat diğer taraftan deneyimden birçok şey öğrendik.
Television has a great deal of influence on society.
- Televizyonun toplum üzerine birçok etkisi vardır.
Japan imports various raw materials from abroad.
- Japonya yurtdışından birçok önemli ham madde ithal eder.
There are various ways of enduring the pain.
- Acıya katlanmanın birçok yolu var.
Not a few people live to be over eighty.
- Birçok insan seksen yıldan fazla yaşamaz.
What we call 'Standard English' is only one of the many dialects spoken all over the world.
- Standart İngilizce dediğimiz şey sadece bütün dünyada konuşulan birçok lehçeden biridir.
Tom thought of the many ways he could kill Mary.
- Tom Mary'yi öldürebilmenin birçok yolunu düşündü.
He has written lots of books about his experience abroad.
- Yurtdışı deneyimleriyle ilgili birçok kitap yazdı.
Lots of people are interested in cars, but they're really nothing to me.
- Birçok kişi arabalarla ilgilenir fakat arabalar benim için bir şey ifade etmiyor.
There were a good many candidates for the position.
- Pozisyon için birçok iyi adaylar vardı.
A good many people were there.
- Birçok kişi oradaydı.
A perfect knowledge of a few writers and a few subjects is more valuable than a superficial one of a great many.
- Birkaç yazar ve birkaç konuyla ilgili mükemmel bir bilgi birçoklarıyla ilgili yüzeysel olan birinden çok daha değerlidir.
Quite a few Americans like sushi.
- Birçok Amerikalılar suşi severler.