Turkish - English
Definition of billûrlaşma in Turkish English dictionary
- billur
- crystal
- billurlaşma
- crystallization
- billur
- crystalline
- billur
- flint glass
- billur
- cut glass
- billur
- crystal " kristal; crystalline
- billur
- spar
- billurlaşmak
- to crystallize, become crystallized
- billurlaşmak
- crystallize
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of billûrlaşma in Turkish Turkish dictionary
- Herhangi bir cisim moleküllerinin bazı fizik ve kimya değişmeleriyle geometrik biçim alması, kristalleşme
- Billûr durumuna gelme
- tebellür
- billur
- Koç yumurtası
- Billur
- kristal
- Billur
- kalsit
- Billurlaşma
- kristalleşme
- Billûrlaşmak
- tebellür etmek
- Billûrlaşmak
- kristalleşmek
- BİLLUR
- (Osmanlı Dönemi) Şeffaf, parlak taş, elmas gibi kıymetli. Cam gibi parlayan
- billur
- Bazı cisimlerin aldıkları geometrik biçim
- billur
- Bu malzemeden yapılmış: "Su sesi ve kanat şakırtısından / Billur bir avize Bursa'da zaman."- A. H. Tanpınar
- billur
- Kesme cam, kristal: "Dört tarafı kesme billur kapaklı bir eski saat."- R. H. Karay
- billur
- Duru, temiz ve akıcı: "Onu görmek, billur sesini dinlemek, elinden bir şey içmek."- A. İlhan
- billûr
- Duru, temiz ve akıcı
- billûr
- Billûrdan yapılmış
- billûr
- Kesme cam, kristal
- billûrlaşmak
- Belirgin duruma gelmek, netlik kazanmak
- billûrlaşmak
- Billûr durumuna gelmek, billûr durumunda yoğunlaşmak, kristalleşmek
Related Terms
billûrlaşma
Hyphenation
bill·ûrlaş·maResimler
History
Favorites