bijou

English - Turkish

Definition of bijou in English Turkish dictionary

küçük ama mükemmel

küçük ve güzel

Mary herhangi bir takı takmadı. - Mary didn't wear any jewelry.

Aktris her zaman pahalı mücevherler takıyor. - The actress always wears expensive jewels.

{i} saat taşı

{i} cep saatinin içindeki taş

{f} değerli taşlarla süslemek

{f} mücevherle süslemek

mücevherat sat

Tom Mary'ye bir sürü mücevherat satın aldı. - Tom bought Mary lots of jewelry.

{i} değerli insan

{i} cevher

{i} değerli kimse/şey

değerli şahıs veya şey

English - English

Definition of bijou in English English dictionary: jewel; small and elegant; a piece of jewelry, a trinket; {i} small ornament, bit of jewelry; something delicate or valuable; Small houses are sometimes described as bijou houses in order to make them sound attractive or fashionable. a bijou Mayfair flat. a bijou house or apartment is small and fashionable - often used humorously; a small and delicately worked piece; A trinket; a jewel; a word applied to anything small and of elegant workmanship; {s} small and refined; jewelry
bijou problemette: A little fault or problem

bijou

Hyphenation

bi·jou

Pronunciation

Etymology

() From French bijou

Resimler

Google Resimler

History

bijou

Favorites

iOS

Android

Windows

Blog

About Us

© 1999-2025 Sesli Sözlük™

20 dilde online sözlük. 20 milyondan fazla sözcük ve anlamı üç farklı aksanda dinleme seçeneği. Cümle ve Videolar ile zenginleştirilmiş içerik. Etimoloji, Eş ve Zıt anlamlar, kelime okunuşları ve günün kelimesi. Yazım Türkçeleştirici ile hatalı Türkçe metinleri düzeltme. iOS, Android ve Windows mobil platformlarda online ve offline sözlük programları. Sesli Sözlük garantisinde Profesyonel çeviri hizmetleri. İngilizce kelime haznenizi arttıracak kelime oyunları. Ayarlar bölümünü kullarak çevirisini görmek istediğiniz sözlükleri seçme ve aynı zamanda sözlüklerin gösterim sırasını ayarlama imkanı. Kelimelerin seslendirilişini otomatik dinlemek için ayarlardan isteğiniz aksanı seçebilirsiniz.