Arkadaşlarıma ihanet etmektense ölmeyi tercih ederim!
- I'd rather die than betray my friends!
Çevirmek ihanet etmektir.
- To translate is to betray.
İnsan arkadaşlarına ihanet etmemeli.
- One shouldn't betray one's friends.
Biz ona bir kahraman dedik ama o bize ihanet etti.
- We called him a hero, but he betrayed us.
Bu bir aşk ve ihanet hikayesi.
- This is a story of love and betrayal.
Bu rapor, onun ihanetini doğruluyor.
- This report confirms his betrayal.
Çok ihanete uğramış hissediyorum.
- I feel very betrayed.
Tom kendini hem ihanete uğramış ve hem de aşağılanmış hissetti.
- Tom felt both betrayed and humiliated.
Güvendiğim adam bana ihanet etti.
- The man I trusted betrayed me.
Biz ona bir kahraman dedik ama o bize ihanet etti.
- We called him a hero, but he betrayed us.