Moloz sokakları kirletti.
- Debris littered the streets.
Her yerde enkaz vardı.
- There was debris everywhere.
Tom yerdeki enkaza baktı.
- Tom looked through the debris on the floor.
Karla japlı dağların resimlerini çekmek için Nagano'ya gittim.
- I went to Nagano to take pictures of the mountains covered with snow.
Ben dağlarda bir yürüyüş yaptım.
- I took a walk in the mountains.
Mountains are not necessarily green.
- Berge sind nicht unbedingt grün.
Faith can move mountains.
- Der Glaube kann Berge versetzen.