I intend to go to the barbershop.
- Berbere gitmek niyetindeyim.
I had my hair cut at the barber shop yesterday.
- Dün berber dükkanında saçımı kestirdim.
I visited the hairdresser.
- Berberi ziyaret ettim.
Is there a hairdresser in the hotel?
- Otelde bir berber var mı?
Do you know which barbershop Tom usually goes to?
- Tom'un genellikle hangi berbere gittiğini biliyor musun?
I was looking for the barbershop.
- Berber dükkanını arıyordum.
Cezayir'in berbericedeki adı Ldzayer dir.
- Algeria is called Ldzayer in Berber.
Neden onu Berberice yazmıyorsun?
- Why don't you write it in Berber?
Fas'a Berberi dilinde Meṛṛuk denilir.
- Morocco is called Meṛṛuk in Berber.
Onun Berberi dilindeki bütün cümlelerini çevirdim.
- I translated all her sentences in Berber.