Onun yurtdışı seyahat deneyimi var.
- He has experience of foreign travel.
Dışişleri Bakanı bir kuklaydı.
- The Foreign Minister was a puppet.
Japonya'nın dış yardımları yurttaki ekonomik yavaşlamadan dolayı kısmen azalıyor.
- Japan's foreign aid is decreasing in part because of an economic slowdown at home.
Yabancılarla alay etme.
- Don't poke fun at foreigners.
Yabancı dil öğrenmek zordur.
- It's difficult to learn a foreign language.