The price of the carpet is determined by three factors.
- Halı fiyatı üç etken tarafından belirlenir.
The lawyer determined his course of action.
- Avukat eylemin rotasını belirledi.
Scarcely had the rain stopped before a rainbow appeared.
- Bir gökkuşağı belirmeden önce, hemen hemen yağmur durmuştu.
A silhouette of a girl appeared on the curtain.
- Perdede bir kızın silueti belirdi.
I set some goals for myself.
- Ben kendim için bazı hedefler belirledim.
They set the time and place of the wedding.
- Onlar düğünün zamanını ve yerini belirlediler.
Can you identify which coat is yours?
- Hangi ceketin seninki olduğunu belirleyebilir misin?
Can you identify the problem areas?
- Sorunlu alanları belirleyebilir misiniz?
What was the determining factor in this case?
- Bu durumda belirleyici faktör neydi?
I'd like to determine the value of this painting.
- Bu tablonun değerini belirlemek isterim.
The lawyer determined his course of action.
- Avukat eylemin rotasını belirledi.