being in the stern, or being astern; as, the stern davits

listen to the pronunciation of being in the stern, or being astern; as, the stern davits
English - Turkish

Definition of being in the stern, or being astern; as, the stern davits in English Turkish dictionary

stern
kıç

Gemi su almış ve kıç tarafı aşağı inmişti. - The ship had taken on water and was down by the stern.

stern
müsamahasız
stern
katı
stern
sert

Onun sert görünümü onu konuşmaktan vazgeçirdi. - Her stern look got him to quit talking.

Sert gözüküyor, ama aslında çok kibardır. - He looks stern, but actually he's very kind.

stern
arka kısım
stern
şiddetli
stern
amansız
stern
Yavuz
stern
{s} haşin
stern
(sıfat) arka, sert, katı, şiddetli, inatçı, acımasız, haşin, amansız, kıç
stern
{s} acımasız
stern
{s} müsamahasız, sert (kimse)
stern
{i} pupa
stern
{s} sert (bakış/yüz)
stern
{i} arka taraf
stern
{s} inatçı
English - English
stern
being in the stern, or being astern; as, the stern davits
Favorites