being in the state of neutral equilibrium

listen to the pronunciation of being in the state of neutral equilibrium
English - Turkish

Definition of being in the state of neutral equilibrium in English Turkish dictionary

indifferent
kayıtsız

Polis konuya kayıtsızdı. - The police were indifferent to the matter.

Ben ona tamamen kayıtsız değilim. - I'm totally indifferent to it.

indifferent
ilgisiz

Bir çok insan siyasete ilgisizdir. - Too many people are indifferent to politics.

Polis konuya ilgisizdi. - The police were indifferent to the matter.

indifferent
{s} aldırışsız
indifferent
{s} ilgisiz; aldırmaz, umursamayan
indifferent
meraksız
indifferent
sıradan
indifferent
nemelazımcı
indifferent
(Tıp) indiferant
indifferent
adamsendeci
indifferent
nötr
indifferent
vasat
indifferent
şöyle böyle
indifferent
orta
indifferent
(Tıp) 1.Belli bir yöne eğilim göstermeyen, yansız, tarafsız
indifferent
(sıfat) kayıtsız, ilgisiz, aldırışsız, şöyle böyle, vasat, berbat, kötü, farksız, lakayt, önemsiz, hissiz
indifferent
(Tekstil) atıl ( hareketsiz, işlemiyen, eylemsiz )
indifferent
(Tıp) Hissiz, duygusuz, kayıtsız
indifferent
Iâkayt
English - English
indifferent
being in the state of neutral equilibrium

    Hyphenation

    be·ing in the state of neu·tral e·qui·lib·ri·um

    Turkish pronunciation

    biîng în dhi steyt ıv nutrıl ikwılîbriım

    Pronunciation

    /ˈbēəɴɢ ən ᴛʜē ˈstāt əv ˈno͞otrəl ˌēkwəˈləbrēəm/ /ˈbiːɪŋ ɪn ðiː ˈsteɪt əv ˈnuːtrəl ˌiːkwəˈlɪbriːəm/
Favorites