being in the passive voice

listen to the pronunciation of being in the passive voice
English - Turkish

Definition of being in the passive voice in English Turkish dictionary

passive
pasif

Pasif içiciliğin çok zararlı olduğu Johnson'ın araştırmasında açıkça gösterilmektedir. - It is clearly shown in Johnson's investigation that passive smoking is very harmful.

Pasif insan nadiren, kırk yılda bir, kendini ifade eder. - The passive man seldom, if ever, expresses himself.

passive
{s} edilgen

Onun edilgen bir karakteri var. - He has a passive character.

O edilgen çatı değil. - That is not the passive voice.

passive
(Ticaret) hareketsiz
passive
etkisiz
passive
dayanıklı
passive
edilgen fiil
passive
dış etkiler karşısında hareketsiz kalan
passive
atıl
passive
{s} pasif, eylemsiz, edilgin
passive
{s} faizsiz
passive
meçhul
passive
{i} edilgen çatı

O edilgen çatı değil. - That is not the passive voice.

O edilgen çatı değil. - That's not the passive voice.

passive
(Askeri) PASİF: Gözetlemede, keşfedilebilecek düzeyde hiç bir enerji yaymayan faaliyet veya teçhizat için kullanılan bir sıfat
passive
(Tıp) Kendiliğinden bir iş yapmak yeteneğinde olmayan, hareketsiz, faaliyet göstermeyen, atıl, pasif
passive
(sıfat) pasif, edilgen, faizsiz, dingin
passive
uysal
passive
passive commerceihraç mallarını yabancı gemilerle nakletmek
passive
faaliyeti olmayan
English - English
passive
being in the passive voice

    Hyphenation

    be·ing in the pas·sive voice

    Turkish pronunciation

    biîng în dhi päsîv voys

    Pronunciation

    /ˈbēəɴɢ ən ᴛʜē ˈpasəv ˈvois/ /ˈbiːɪŋ ɪn ðiː ˈpæsɪv ˈvɔɪs/
Favorites