Oğlumun adına size teşekkür ederim.
- I thank you on behalf of my son.
Şirketimizin adına bir konuşma yaptı.
- He made a speech on behalf of our company.
Avukat müvekkili adına ikna edici bir şekilde konuştu.
- The lawyer spoke convincingly on behalf of his client.
Senin adına birini göndermek yerine, sen gitsen ve şahsen konuşsan daha iyi olur.
- Instead of sending somebody on your behalf, you had better go and speak in person.
Bay Simon tarafından arıyorum sizi.
- I'm calling you on behalf of Mr. Simon.
... uh... and in the house behalf of to this meeting ...
... promised that I'd fight every single day on behalf of the American people and the middle ...