Sana önceden bildireceğim.
- I'll let you know beforehand.
Biz önceden aperatifleri hazırladık.
- We prepared snacks beforehand.
Sana önceden bildireceğim.
- I'll let you know beforehand.
Önceden gerekli tüm hazırlıkları yapmadan kışın dağlara tırmanmamam gerektiğini biliyorum.
- I know better than to climb mountains in winter without making all necessary preparations beforehand.
Will it be possible to have access to the room beforehand so that we can set up chairs?.