Dereyi atlamaya cesaret edemedi. - He dared not jump over the brook.
Dereyi atlamaya cesaret edemedi.
He dared not jump over the brook.
Benim köyümde, bir dere üzerinde küçük, dar bir yaya köprüsü vardır. - In my village, there is a small, narrow footbridge over a brook.
Benim köyümde, bir dere üzerinde küçük, dar bir yaya köprüsü vardır.
In my village, there is a small, narrow footbridge over a brook.