German - Turkish
Definition of beanstanden in German Turkish dictionary
- v. bı-'anstandın kusurlu bulmak, kuşkuyla karşılamak
- {bı-'anşpruhın} hak talep etmek, iddia etmek, öne sürmek
- kusurlu bulmak, itiraz etmek
- ich habe nichts daran zu beanstanden
- Ben bir şey görmedim çünkü
Related Terms
English - Turkish
Definition of beanstanden in English Turkish dictionary
- criticize
- {f} tenkit etmek
- criticize
- eleştirmek
Kimse ülkemi eleştirmek istemiyor.
-Nobody wants to criticize my country.
Hiç kimse ülkemi eleştirmek istemedi.
-Nobody wanted to criticize my country.
- criticize
- eleştir
Bu derginin editörü ve yayıncısı bazı okuyucular tarafından eleştirildi.
-The editor and publisher of this magazine was criticized by some readers.
Cumhuriyetçi Parti liderleri Başkan Hayes'i eleştirdi.
-Republican Party leaders criticized President Hayes.
- criticize
- değerini ölçmek
- criticize
- yermek
- criticize
- eleştiri getirmek
- criticize
- eleştiride bulunmak
- criticize
- eleştir/kusur bul
- criticize
- {f} kritiğini yapmak
- criticize
- {f} kusur bulmak
- criticize
- kritize
- criticize
- ayıplamak
- criticize
- {f} -i tenkit etmek, -de kusur bulmak, -in olumsuz noktaları üzerinde durmak
- criticize
- {f} eleştirmek, tenkit etmek, değerini belirtmek için -i
- criticize
- kınamak
Related Terms
German - English
Definition of beanstanden in German English dictionary
- to query something
- to question something
- criticize
- Das einzige, was ich daran zu beanstanden habe …
- The only criticism/objection I have …
- Ich habe nichts daran zu beanstanden.
- I can't see anything wrong with it
- einen Mangel beanstanden
- to give notice of defect
- etw. beanstanden
- to disapprove of something
- etw. beanstanden
- to object something
- etw. beanstanden
- to deprecate something
- etw. beanstanden
- to animadvert on/upon/against somebody/ something (formal)
- etw. beanstanden
- to complain about something
- etw. beanstanden
- to find something unacceptable
- etw. beanstanden
- to deplore something