O, onun çalınan bisikletiydi.
- It was his bicycle that was stolen.
Onlar çalınan parayı buldular.
- They found the stolen money.
Sami'nin şeyleri çalınmıştı.
- Sami's items were stolen.
Tom nehirde yüzmeye gitti, ama o dışarı çıktığında elbiseleri çalınmıştı.
- Tom went swimming in the river, but when he got out, his clothes had been stolen.
Cüzdanım dün çalındı.
- My wallet was stolen yesterday.
Polis, neredeyse bir aydır çalınan eşyaları arıyor.
- The police have been searching for the stolen goods for almost a month.
... NOTHING TASTES BETTER THAN SOMETHING STOLEN FROM A BABY. ...
... My wallet was stolen. ...