be released

listen to the pronunciation of be released
English - Turkish

Definition of be released in English Turkish dictionary

free
bağımsız

Tom bir bağımsız yazar. - Tom is a freelance writer.

Hiç kimse gerçekten özgür değildir, çünkü bağımsızlıklarının kölesi olan insanlar var. - Nobody is truly free, because there are people who are slaves of their independence.

free
{s} bedava

Eğer bedavaysa, alabildiğiniz kadar alın. - If it's free, get as much as you can.

Mike çok nazikti. Arabamı bedava tamir ettirdi. - Mike was very kind. He got my car repaired for free.

free
beleş

Beleşe bir dil öğrenin. - Learn a language for free.

Bu beleş bir gazetedir. - This is a free newspaper.

free
{s} muaf

Batı Berlin Sovyet kontrolünden muaf kalacaktı. - West Berlin would remain free of Soviet control.

Bu eşyalar vergiden muaf. - These goods are free of tax.

free
{s} doğal
free
(Bilgisayar) kullanıma açık
released
(Askeri) müsaade edilmiş
released
taburcu olmak
released
serbest bırakılmış

Rehineler yarın serbest bırakılmış olacak. - The hostages will be released tomorrow.

released
açığa çıkan
released
çıkmak
free
hür
free
azat
free
bağsız
free
izin vermek
free
özgür biçimde
free
cömert
released
{f} serbest bırak

Onlar mahkûmu serbest bıraktılar. - They released the prisoner.

Tom geçen ay cezaevinden serbest bırakıldı. - Tom was released from prison last month.

released
(Bilgisayar) bırakıldı

Tom hapishaneden bırakıldı. - Tom has just been released from prison.

Tom hastaneden serbest bırakıldı, ama ateşli silah yarası hâlâ iyileşiyordu. - Tom had been released from the hospital, but he was still recovering from the gunshot wound.

free
{s} laubali, saygısız. z. bedava, parasız
free
sabit olmayan
free
serbestçe

Her şahsın çalışmaya, işini serbestçe seçmeye, adil ve elverişli çalışma şartlarına ve işsizlikten korunmaya hakkı vardır. - Everyone has the right to work, to free choice of employment, to just and favourable conditions of work and to protection against unemployment.

Sığırlarının serbestçe başıboş gezinmelerine izin vermemeleri teşvik edildi. - They were encouraged not to let their cattle roam freely.

free
laubali
released
MÜSAADE EDİLMİŞ: Hava savunmada, görevlerinden ve hazır olma durumundan çıkarılmış silah ve personel, serbest bırakılınca, kendilerine hazırlık durumuna tekrar geçecekleri bir zaman verilir
to be released
tahliye edilecek
free
{s} samimi
free
{s} meşgul olmayan, boş
free
{s} masrafsız
released
arınmış
English - English
free
released
past of release
released
set free as from prison or duty
released
{s} liberated, set free, emancipated; made available to the general public; surrendered, given up (Law)
be released

    Hyphenation

    be re·leased

    Turkish pronunciation

    bi rilist

    Pronunciation

    /bē rēˈlēst/ /biː riːˈliːst/

    Videos

    ... that you recently released, which is awesome, you have the ...
    ... We've released a video of them discussing a possible change ...
Favorites