Tom duyulmak için bağırmak zorunda kaldı.
- Tom had to shout to be heard.
Duyulmak için bağırmak zorunda kaldım.
- I had to shout in order to be heard.
Birinin bağırdığını duyduk.
- We heard somebody shout.
Tom bunu duydu ve kızdı.
- Tom heard this and got angry.
Duyulmak için yeterince yüksek sesle konuşun.
- Speak loud enough to be heard.
Tom çok sessizce konuştu ama duyulmak için yeterince yüksek sesle konuştu.
- Tom spoke very quietly, but loud enough to be heard.
... is the DMCA and anti circumvention rules. And so you may have heard that in the triannual ...
... of heard you grow up. >>Taylor Swift: Yeah, I think it really has. ...