Onun başarısını duymaktan mutlu olduk.
- We were delighted to hear of his success.
Benimle gelseydiniz mutlu olurdum.
- I'd be delighted if you'd come with me.
İnsanların keyifli olduklarını düşünüyorum.
- I think people are delighted.
Çin kültürü ile ilgili her zaman hoşnuttum.
- I've always been delighted with the chinese culture.
O hediyemden çok hoşnut oldu.
- She was much delighted at my gift.
Seninle tanıştığıma memnun oldum.
- I'm delighted to meet you.
Seni gördüğüme memnun oldum.
- I'm delighted to see you.
... URS GASSER: I'm delighted to be here. ...
... And I hope you're going to be delighted by some of the ...