bazı bazı

listen to the pronunciation of bazı bazı
Turkish - English
now and then from time to time
now and then, from time to time, off and on
(deyim) few and far between
bazı
some

Some read books just to pass time. - Bazıları yalnızca zaman geçsin diye kitap okurlar.

Some doctors say something to please their patients. - Bazı doktorlar hastalarını memnun etmek için bir şeyler söylerler.

makyaj bazı
make-up base
zaman bazı
(Askeri) time base
bazı bakımlardan
in some ways
bazı duygular
some feelings
bazı haftalar
some weeks
bazı hususların açıklığa kavuşması
to clarify some subjects
bazı hususların açıklığa kavuşması
clarification of some points
bazı yönlerden
in some aspects
bazı yönlerden
in some ways
bazı yönleri
some aspects of it
Savunma Karargahı Başkanı (Kanada), Genelkurmay Başkanı (Bazı ülkelerde); Kutuyl
(Askeri) Chief of Defense Staff (Canada); container delivery system
bagajım kırılmış ve bazı şeyler eksik
My baggage is broken
bazı
some, certain
bazı
sometimes

I sometimes go to the cinema. - Ben bazı zamanlar sinemaya giderim.

Tiny mistakes can sometimes lead to big trouble. - İnce hatalar bazı zamanlar büyük problemlere yol açar.

bazı
1.some, certain; some of
bazı değerli eşyalarımı emanet kasasına koymak istiyorum
I would like to put some valuables in the safe deposit box
bazı insanlar
some people

Some people identify success with having much money. - Bazı insanlar başarıyı çok para kazanma olarak tanımlarlar.

Some people are working in the fields. - Bazı insanlar tarlalarda çalışıyorlar.

bazı konularda
in some respects
bazı sözcükleri çıkarılmış
elliptical
bazı sözcükleri çıkarılmış
elliptic
bazı testler yaptırmanız gerekiyor
You have to do some tests
boya bazı
dye base
harita bazı
(Havacılık) chart base
neon zaman bazı
neon time base
oksidasyon bazı
oxidation base
sanırım bazı fotoğraflar karanlık çıkmış
I think some of these photos are underexposed
valizim kırılmış ve bazı şeyler eksik
My suitcase is broken and some things are missing
yoğunlaşma izi: bazı şartlar altında uçuş halindeki bir füze veya diğer araç ger
(Askeri) condensation trail
Turkish - Turkish
Ara sıra, arada bir
bazı
Ara sıra, arada bir, kimi vakit: "Bazı, mağazadan içeriye girinceye kadar kendimden geçerdim."- Y. K. Karaosmanoğlu
bazı
Halı dokuma tezgahında bulunan, aralarına dokuma ipi geçirilen ağaç silindir
bazı
Birtakım, kimi: "Bazı Türkler oraya eğlenmeye giderler."- Ö. Seyfettin
bazı
Ara sıra, arada bir, kimi vakit
bazı
Birtakım, kimi
bazı bazı
Favorites