Berbere gitmek niyetindeyim.
- I intend to go to the barbershop.
Tom saçını tıraş ettirmek için, hastanenin yakınındaki berbere gitti.
- Tom went to the barbershop near the hospital to get his hair cut.
Berber dükkanını ziyaret ettim.
- I visited the barbershop.
Yolun karşısında bir berber dükkanı var.
- There's a barbershop across the road.
barber-shop employee.