Çocukları çantaya koymayın.
- Don't put children into the bag.
Çantam çok eski. Yeni bir tane almalıyım.
- My bag is too old. I must buy a new one.
Bir buz torbası alabilir miyim?
- May I have an ice bag?
Kağıt torbaları tekrar tekrar kullanmalısın.
- You should use the paper bags again and again.
Ben yalnızca biyobozunur poşet kullanırım.
- I only use biodegradable bags.
Dan bir çöp poşetiyle Linda'yı boğarak öldürdü.
- Dan smothered Linda with a trash bag.
Tom her şeyi tekrar torbaya koydu.
- Tom put everything back into the bag.
Kasiyer müşterinin erzaklarını torbaya koydu.
- The cashier bagged the customer's groceries.
Çocuğu çantaya koyma!
- Do not put child into bag!
Onların hepsini büyük bir çantaya koyar mısın?
- Could you put all of them in a large bag?
Sanırım bunu bu hafta kese kağıdına koyacağım.
- I think I'll brown bag it this week.
He headed back to the bag.
We bagged three deer yesterday.
The grounder hit the bag and bounced over the fielder’s head.
Acid House is not my bag, I prefer the more traditional styles of music.