Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

back (to a former place or state)

listen to the pronunciation of back (to a former place or state)
English - Turkish

Definition of back (to a former place or state) in English Turkish dictionary

again
yeni baştan

Bu yeni baştan oluyor. - It's happening all over again.

Yeni baştan yapman gerekse neyi farklı yapardın? - If you had to do it all over again, what would you do differently?

again
Yinele (son işlemi)
again
ayrıca

Fiyat düşük ama ayrıca kalite çok iyi değil. - The price is low, but then again, the quality isn't very good.

Google Translate, Ubuntu Çevirileri için yeterince iyi değildir. Ayrıca bu, Ubuntu ilkesine de aykırıdır. - Google Translate is not good enough for Ubuntu Translations. Furthermore, this is against Ubuntu policy.

again
yine

Tom ve Mary, ertesi hafta yine orada buluşmak için karar verdi. - Tom and Mary decided to meet there again the following week.

Bugün yine kalabalık. - It's crowded again today.

again
kaytadan
again
tekrar

Ve onu üç günde tekrar kaldıracağım. - And I will raise it again in three days.

Onu asla tekrar yapmayacağım. - I will never do it again.

again
gene

Görünüşe göre Mary gene sarhoş. - It looks like Mary is drunk again.

İki general ertesi gün tekrar buluştular. - The two generals met again the next day.

again
kayta
again
yeniden

Lütfen onu yeniden söyleyin! - Please say that again!

Tom'u yeniden incitmek istemiyorum. - I don't want to hurt Tom again.

again
bazen
again
bir daha

Tom öyle bir şeyin bir daha asla olmayacağını söyledi. - Tom said that nothing like that would ever happen again.

Bir daha asla âşık olmayacağım. - I will never fall in love again.

again
now and again ara sıra
again
defaatle
again
üstelik

O tek kelime Fransızca söyleyemez ama üstelik bir yerli gibi İngilizce konuşur. - He can't say one word of French, but then again he speaks English like a native.

English - English
again

The South will rise again.

back (to a former place or state)
Favorites