Turkish - Turkish
Definition of baba anne in Turkish Turkish dictionary
- babaanne
- Babanın annesi
Related Terms
Turkish - English
Definition of baba anne in Turkish English dictionary
- father mother
- babaanne
- {i} grandmother
Tom's great-great-great grandmother lived in Scotland.
-Tom'un büyük büyük büyük babaannesi İskoçya'da yaşadı.
How old is your grandmother?
-Babaannen kaç yaşında?
- babaanne
- {i} granny
- anne baba
- parents
- anne ve baba
- parents
She was well brought up by her parents.
-O, anne ve babası tarafından iyi yetiştirildi.
She has a great affection for her parents.
-Onun anne ve babasına büyük sevgisi var.
- anne, baba
- parents
- babaanne
- father's mother
- babaanne
- grand
Tom's great-great-great grandmother lived in Scotland.
-Tom'un büyük büyük büyük babaannesi İskoçya'da yaşadı.
My grandmother is able to fly.
-Babaannem uçabiliyor.
- anne-baba
- parents
- babaanne
- paternal grandmother
- anne baba adı
- parents names
- anne baba katili
- parricide
- anne baba korkusu
- fear of parents
- anne baba sevgisi
- parental love
- anne, baba ve çocuktan oluşan aile
- nuclear family
- anne, baba ve çocuktan oluşan aile
- family unit consisting of a father
- anne, baba ve çocuktan oluşan aile
- a mother and their children
- babaanne
- father'smother, paternal grandmother
- babaanne
- mother of one's father
- babaanne
- father's mother, paternal grandmother
- babaanne
- grandmamma
- babaanne
- {i} grandma
My grandma bent over to pick up a needle and thread.
-Babaannem bir iğne ve iplik almak için eğildi.
My grandma stooped down and picked up a needle and thread.
-Babaannem eğildi ve bir iğne ve iplik aldı.
- babaanne
- {i} grannie
- evlât edinen anne baba
- adoptive parents
- üvey anne baba
- foster parent
Related Terms
baba anne
Hyphenation
ba·ba anneTurkish pronunciation
bäbı änPronunciation
/ˈbäbə ˈan/ /ˈbɑːbə ˈæn/
Resimler
History
Favorites