In college, I fared ill with physics and well with chemistry.
- Üniversitede fizik dersini başaramadım ama kimyayı başardım.
Tom accomplished what we thought he wouldn't be able to accomplish.
- Tom başaramayacağını düşündüğümüz şeyi başardı.
We've accomplished everything we set out to do.
- Yapmaya kalkıştığımız her şeyi başardık.
If you are to succeed in the exam, you must study hard.
- Sınavında başarılı olacaksan, sıkı çalışmalısın.
He'll succeed in time.
- O zamanla başarılı olacak.
Peter overcame a lot of difficulties before succeeding as a doctor.
- Peter doktor olmayı başarmadan önce birçok zorluğun üstesinden geldi.
He has no chance of succeeding.
- Onun başarma şansı yok.
If it were not for her help, I would not succeed.
- Onun yardımı olmasa, başaramam.
If you are to succeed in the exam, you must study hard.
- Sınavında başarılı olacaksan, sıkı çalışmalısın.
Even if it takes me ten years, I am determined to accomplish the job.
- On yılımı alsa bile, işi başarmaya kararlıyım.
If you had helped me, I could have accomplished the work.
- Bana yardımcı olsaydın, işi başarabilirdim.