başarısız ol

listen to the pronunciation of başarısız ol
Turkish - English
fail

She failed to appear. - Görünen o ki kız başarısız oldu.

I tried many things but failed after all. - Ben çok şey denedim fakat yine de başarısız oldum.

{f} failing

They blamed him for failing to improve the economy. - Onlar ekonomiyi düzeltmede başarısız olduğu için onu suçladılar.

I am failing at cooking. - Ben yemek yapmakta başarısız oluyorum.

{f} failed

He failed in the examination for lack of preparation. - Hazırlık eksikliğinden sınavda başarısız oldu.

It serves you right that you failed your exam. You didn't study for it at all. - Sınavda başarısız olarak hakettiğin cezayı gördün,sınava hiç çalışmadın.