Turkish - English
Definition of bağdat in Turkish English dictionary
- Bagdad
- Bağdat harap
- very hungry
- Bağdat çıbanı
- Aleppo button, leishmaniasis
- Damda pekmezin olsun sinek Bağdat'tan gelir
- (Atasözü) The choice and the loveable lack no suitors
- yanlış hesap Bağdat'tan döner
- (Atasözü) When you discover that you've made a mistake, you ought always to correct it, no matter what the cost
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of bağdat in Turkish Turkish dictionary
- Karnını doyurmak" anlamındaki Bağdat'ı tamir etmek deyiminde geçer
- (Osmanlı Dönemi) ZEVRA'
bağdat
Hyphenation
bağ·datPronunciation
Resimler
Favorites