Search
Translation
Games
Programs
Sign up
Log In
Settings
Blog
About Us
Contact us
Account
Log In
Sign up
Settings
English
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
ç
ı
ğ
ö
ş
ü
â
Online English Turkish and Multilingual Dictionary 20+ million words and idioms.
bağdaşma
Turkish - English
Definition of
bağdaşma
in Turkish English dictionary
compatibility
consistency
agreement, harmony; a good blend
(Biyokimya)
correlation
accommodation
harmony
Related Terms
bağdaşmak
to agree with, to accord with, to suit; to get on well with
bağdaşmak
mesh
bağdaşmak
{f}
agree
bağdaşmak
comply with
bağdaşmak
agree with
bağdaşmak
get on well with
bağdaşmak
suit
bağdaşmak
square
bağdaşmak
reach an agreement
bağdaşmak
consort
bağdaşmak
to get along well (with)
bağdaşmak
to choose partners in a children's game
bağdaşmak
comport
bağdaşmak
square with
bağdaşmak
{f}
accord
Turkish - Turkish
Definition of
bağdaşma
in Turkish Turkish dictionary
Bağdaşmak işi, imtizaç
Related Terms
Bağdaşmak
uygun olmak
bağdaş
Sol ayağını sağ uyluğun, sağ ayağını sol uyluğun altına alarak oturma biçimi
bağdaş
Sağ ayağı sol, sol ayağı sağ uyluğun altına alarak oturma biçimi
bağdaşmak
Anlaşmak, uzlaşmak, uymak, imtizaç etmek: "Gerçekle bağdaşmayan ihtiraslar, insanın duygusunu hüzünden tedirginliğe, hatta tiksintiye kadar zorluyor."- T. Buğra. Çocuk oyunlarında arkadaş olmak
bağdaşmak
Anlaşmak, uzlaşmak, uymak, imtizaç etmek
bağdaşmak
Bağdaş kurup oturmak: "İçerde, peykelere bağdaşmış, sarıkları kirli, sakalları seyrek, kara sarı ihtiyarlar."- A. İlhan
bağdaşmak
Çocuk oyunlarında arkadaş olmak
bağdaşmak
Bağdaş kurup oturmak
bağdaşma
Hyphenation
bağ·daş·ma
Resimler
Google Resimler
Bing Resimler
History
bağdaşma
a completion, an end
rahat hareket edilecek yer
chisel
More...
Clear
Favorites
More...
Clear