Turkish - English
Definition of bıkkınlık in Turkish English dictionary
- tiredness
- boredom
- world weariness
- bellyful
- weariness
- disgust
- surfeit
- willies
- dulness
- tedium
- weariness, boredom
- ennui
- bıkkınlık gelmek
- be fed up
- bıkkınlık gelmek
- be tired
- bıkkınlık gelmek
- to be fed up
- bıkkınlık gelmek
- be sick
- bıkkınlık gelmek
- fed up
- bıkkınlık vermek
- weary
- bıkkınlık vermek
- bore
- bıkkınlık vermek
- cloy
- bıkkınlık vermek
- tire out
- bıkkınlık gelmek
- sick
- bıkkınlık gelmek
- to get bored
- bıkkınlık gelmek
- to be fed up, to be tired, to be sick
- bıkkınlık vermek
- to tire out, to weary, to cloy
- bıkkınlık vermek/getirmek
- to bore, weary, tire
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of bıkkınlık in Turkish Turkish dictionary
- Çok bıkmış olma durumu: "Konakta da eskiye karşı bir bıkkınlık, bir usanç yok değildi."- S. Ayverdi
- Çok bıkmış olma durumu
- (Osmanlı Dönemi) MEKRE
bıkkınlık
Hyphenation
bık·kın·lıkPronunciation
Resimler
History
Favorites